Hülya Koçyiğit, Prag’da düzenlenen Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali’nin iki onur ödülüyle döndü. Yıllar önce rol aldığı ‘Gelin’ ve ‘Susuz Yaz’ filmleriyle bu ödülleri kazanan Koçyiğit, Türk filmlerine gösterilen ilgiden dolayı gurur duyduğunu söyledi.

Prag’da 39 yıldır düzenlenen ve 1984’te Şerif Gören’in ‘Derman’ filmiyle ‘Jüri Özel Ödülü’nü aldığı Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali, Hülya Koçyiğit’in yüzünü güldürdü. Festivale bu yıl katılan 10 Türk filmi içinde Ömer Lütfü Akad’ın ‘Gelin’ ve ‘Susuz Yaz’ filmleriyle iki ayrı onur ödülü kazanan Koçyiğit, Prag’dan mutlu döndü. Festivalin açılış galasına Ömer Kavur, Zeki Demirkubuz, Tuncel Kurtiz, Güven Kıraç gibi ünlü sinemacılarla katılan Koçyiğit, şunları söyledi:

‘Türk filmlerine ilgi büyüktü. Toplam 250 ülkenin filmleri gösterildi. Biz de tüm zamanların en iyi 10 filmi olarak katıldık. Bunların içinde Yol, Sürü, Masumiyet, Susuz Yaz, Gelin, Anayurt Oteli, Selvi Boylum Al Yazmalım ve Uzak da vardı. Susuz Yaz eski dönemi, yani 40 yıl öncesini, Masumiyet ve Uzak ise yakın dönem Türk sinemasını temsil etti. İki filmimin de orada ödül almış olması benim için büyük gurur.’

Sanatçı, daha önce de yurtdışında ‘Kurbağalar’daki rolüyle Nantes Film Festivali’nde, ‘Bez Bebek’ filmindeki rolüyle de Amiens Film Festivali’nde en iyi kadın oyuncu ödüllerini kazandığını söyledi. Koçyiğit, Zeki Alasya’nın geçen günlerde yaptığı ‘Büyük star diye bir şey yok. Starsınız diye iyi bir iş yaptığınız söylenemez. Önemli olan sağlam kadro oluşturmanız. Yoksa medyatik olmak, bazen insanı bozguna uğratabiliyor’ sözlerine de hak verdiğini belirtti:

‘Tabii ki tek yol starları kullanarak film yapmak değil. İyi film yapabilmenin en doğru yolu iyi bir senaryo. Senaryo kötü ise dünyanın en iyi oyuncusu da olsa o filmi kurtaramaz.
Kaynak:Hürriyet 14 Temmuz 2004