ilim adamları atmosfere girdikten sonra düşen Genesis uzay kapsülünün getirdiği Güneş tozlarının sağlam kalanlarını araştırmaya başladılar.

Genesis uzay kapsülü Dünya atmosferine girdikten sonra helikopterler tarafından havada yakalanacaktı. Ancak havada süzülmesini sağlayacak paraşütler açılmayınca kapsül Utah Çölü’ne saplanmıştı. Çöle 320 kilometre hızla çarpmasına karşın, Güneş’ten yakaladığı tozları taşıyan bölüm şans eseri sağlam kalmıştı. University of California-Berkeley uzmanları şimdi tozların ne derece bilimsel değeri bulunduğunu araştırıyorlar.

‘TOZLARIN YÜZDE 80’İ SAĞLAM’
       Genesis mühendislerinden Don Sweetnam, kurtarılan Güneş tozlarından önemli bir bölümünün “bilimsel değerini yitirmemiş” olduğunu ifade ediyor. Sweetnam, Güneş tozlarının yaklaşık yüzde 80 kadarının kurtarılabildiğini belirtti. Güneş tozlarını taşıyan bölme, dört adet yuvarlak kutudan oluşuyordu. Kutular, silikon, safir, altın ve elmastan oluşan özel bir maddeyle kaplanmıştı. Bu kaplama maddesi çok değerli Güneş tozlarının olabildiğince duru bir şekilde saklanmasına yarıyordu.
      
’UZUN İNCE’ BİR ÇALIŞMA
       Kazadan sonra yapılan incelemelerde kutuların bazı noktalarında darbeye bağlı çatlaklar tespit edilmişti. Çatlaklardan giren hava, tozların bozulmasına neden olabiliyor. Bilim adamları bir kaç haftadır kutulardaki toz ve toprağı Güneş tozlarını zedelemeden temizlemeye çalışıyorlardı. Kutulardaki çatlakların arasından sızan hava veya çöl toprağı, zaten birkaç tutam olan Güneş tozlarının bilimsel değerini bütünüyle yitirmesine sebep olabilirdi.
       Genesis’in paraşütlerinin açılmamasına nedeni ise henüz anlaşılamadı.
       Genesis’in taşıdığı Güneş tozları son 30 yılda Dünya’ya getirilen ilk uzay numunesi özelliği taşıyordu. Son olarak, Sovyetler Birliği tarafından yollanan Luna uzay aracı Ay’dan kaya parçaları getirmişti. Genesis’in getirdiği tozlar, Güneş Sistemi’nin kuruluşu ve gezegen oluşumları ile ilgili önemli ipuçları verecek. 
Kaynak:Ntvmsnbc 27 Eylül 2004