Siyah beyaz ve kanlı bir film ama uzun zamandır kendimi hiç bu kadar renkli hissetmemiştim!" Bu sözler artık kült oyuncu sıfatını bir şekilde hak eden Mickey Rourke’a ait. Onu ilk kez dünya yüzüyle görmemize vesile olan da geçtiğimiz mayıs ayında Cannes’da yarışan ’Günah Şehri’yle boy göstermesiydi. Boyu fena değildi de muhtelif estetikler geçiren yüzü biraz deforme olmuş, canlandırdığı karakter misali hafif ’gotik’ bir hal almıştı. Ama olsun; Roberto Rodriguez’in aynı adlı grafik romanının yaratıcısı Frank Miller ile birlikte yönettiği filmde ağır plastik makyajına rağmen kadrajı doldurduğu uzun dakikaların hakkını fazlasıyla vermesi bir yana, biz medya aleminin önünde de ’cool’ havalarına sığınmadan sakin ve de açık ifadelerle konuşması ve soruları geçiştirme teşebbüsüne başvurmaması takdir konusuydu. Bu cuma sinemalarımızda gösterime girecek filmde malumunuz Quentin Tarantino’nun ’misafir yönetmen’, Bruce Willis’in de misafir oyuncudan epeyce fazla ama yine de afiş tanıtımına göre kısa kalan bir rolü var. Kısaca ağırlık Mickey Rourke’da. "İstendiğim sürece varım" diyen 52 yaşındaki aktör, "Eğleneceğim bir set olsun" sözleriyle, her isteyen yönetmene gitmeyeceğinin sinyalini de veriyor. Yine Rodriguez’in ’Bir Zamanlar Meksika’da’ filmiyle ’yakışır’ bir dönüş yapan Mickey Rourke’u 80’lerin emsali ’8.5 Hafta’dan hatırlamayan yeni nesil de minnettar olacak bu kez.
Kaynak:Sabah 13 Temmuz 2005