Üç sene önce günde beş dakika çaldığı piyano, bugün onun hayatı. Artık günde üç saat piyano çalıyor. Merol Demirkollu, ilk ödülünü altı yaşındayken, Edirne Mimar Sinan Rotary Kulübü müzik yarışmasında aldı. Türkiye Polifonik Korolar Derneği minikler korosunda korist ve eşikçi olarak iki yıldır çalışıyor. Babası "diğer çocuklardan tabii ki farklı bir hayatı olacak" diyor. Oğlunun müzik çalışmalarını yakından izleyen Erkan Demirelli amatör bir müzisyen.
Mertol’ un müziğe olan ilgisini fark edip onu Prof. Kamuran Gündemir’ e götüren de babası olmuş. Küçük piyanist, Fazıl Say ve Emre Elivar’ ın da hocalığını yapmış olan Prof. Kamuran Gündemir’ le birlikte beş ay çalışıyor. Daha sonra Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi A. Adnan Saygun Müzik Hazırlık İlköğretim Okulu’ na giren Mertol Demirelli, şu an ikinci sınıfta burslu okuyor.
Mertol’ ün evinde piyanosu yok. Sabahları bir, öğlenleri de iki saat okulda çalışıyor. Böylece Merol, piyano pratiğini belli saatler arasında belli bir mekanda yaparak daha iyi konsantre oluyor. Evde ise normal günlük hayatını sürdürüyor. Peki bu yaşta bu çalışma temposu onu sıkmıyor mu? Babası Erkan Demirelli, "Gelecekte müzik alanında bir şeyler yapmak istemezse, yine onun arkasında olurum ama profesyonel anlamda başarının gelmesi için 11-12 yaş çok geç olur." diyor.
Onun sıkılmaması için anne baba ellerinden geleni yapıyor: " Evde pamuktan top yapıyoruz, ben kaleye geçiyorum, annesiyle beraber üçümüz oyun oynuyoruz" diyor Erkan Demirelli. Mertol ender bulduğu boş anlarda, en çok çizgi film izlemeyi seviyor. En sevdiği filmler Tom ve Jerry, Temel Reisi, Silvester ve Tweety. Sevdiği müzisyenler arasında İdil Biret, Gülsin Onay ve Fazıl Say var.
Geçen sene İtalya’ da düzenlenen IBLA Grand Prize Uluslararası Müzik Yarışması’ nda 12 yaş grubunda birinci olan Demirelli, iki özel ödül de aldı. New York ve İngiltere’ de konserler veren Mertol, hayatından memnun.Çocukluğunu yaşıyor musun sorularına " Müzik sayesinde dünyayı dolaşıyorum, bu yüzden çocukluğumu fıstık gibi yaşıyorum " diyor.
 

 

KAYNAK: 12 Mart 2004 Hürriyet