Kanada’nın Montreal kentinde 180 ülkenin katılımıyla başlayan konferansta iklim değişikliğiyle mücadelede uygulanacak stratejiler tartışılacak.

Kyoto protokolüne imza atan ülkelerin 2001 yılından bu yana devam eden yükümlülüklerini, 2012’den sonra da sürdürmelerini hedefleyen zirve, ABD’nin protokolü bir kez daha reddedeceğini açıklaması nedeniyle sorunlu geçecek. Konferans öncesi bir açıklama yaparak küresel ısınmanın etkilerini kitle imha silahlarının sonuçlarına benzeten İngiliz Bilimler Akademisi Başkanı Lord May’in açıklamaları ise zirvenin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.

Avrupa ülkeleri ve Kanada, 2010’a kadar sera etkisine yol açan gazların azaltılması konusunda yeni bir uluslararası anlaşmaya varılmasının gerekli olduğunu düşünürken, bu konferansta böyle bir anlaşmaya varmanın pek olanaklı olmadığı görülüyor. Bu konuda yeni anlaşma isteği, 2001’de Kyoto’yu reddeden ve Montreal’deki konferansta da reddedeceğini önceden açıklayan ABD engeliyle karşılaşıyor.

Çin, Hindistan ve Brezilya gibi sanayileri hızla büyüyen ülkeler ise bu konuda hakem rolü üstleniyor. Şu anda Kyoto anlaşması altında kirliliğe yol açan gaz salınımlarını azaltma yükümlülükleri bulunmayan bu ülkeler, gelecekteki bir anlaşmanın gelişmelerini frenlemesinden endişe ediyorlar.

Avrupa ülkeleri ve Kanada’nın ise bu ülkelere orta vadede gaz salınımının azaltılması konusunda zorlayıcı tedbir almaları yönünde ısrarcı olmamaları ve böylece bu ülkeleri ikna etmeye çalışmaları bekleniyor.

“KÜRESEL ISINMA KİTLE İMHA SİLAHI GİBİ”
Öte yandan, Montreal’de başlayacak konferans öncesi, İngiliz Bilimler Akademisi Başkanı Lord May’in açıklamaları, küresel ısınmanın korkunç tehlikelerine dikkat çekiyor.
Lord May bugün yayımlanan konuşmasında, küresel ısınmanın sonuçlarının kitle imha silahlarının sonuçlarıyla karşılaştırılabileceğini söyledi.

Denizlerin yükselmesinin, su rejiminin değişmesinin, aşırı doğa olaylarında görülen artışın, sellerin, kuraklık ve kasırgaların artışına dikkat çeken Lord May, “Bunların vahim sonuçları, kitle imhasilahlarınınkilerle karşılaştırılabilir seviyede” dedi.

Lord May, Katrina kasırgasının verdiği zararın ABD’nin 2005’teki GSMH’sinin yüzde 1,7’sine karşılık geldiğini ve Meksika Körfezi’nin Amerikan tarafının yüzyıl sonuna dek oturulamaz hale geldiğini belirterek, “Katrina’dan önce yapılan araştırmalar, okyanusların yüzey sıcaklığının arttığını ortaya koyuyor. Bu durum, kasırgaların sayısının artışına değil, yoğunluklarına büyük etkide bulunuyor” diye konuştu.

Lord May, Montreal’deki iklim konferansı öncesinde yaptığı açıklamasında, bu toplantı eğer, sera etkisine yol açan gazların azaltılmasının gerekliliği konusunda en azından bir araştırmanın yapılmasını sağlayabilirse yapıcı sonuçlanmış kabul edilebileceğini söyledi.
Kaynak: Ntvmsnbc 28 Kasım 2005