Ağ nasıl işler?
 

İnternet üzerindeki iki bilgisayarın, bilgi alışverişi yapmadan önce, birbirlerini bulup ikisinin de anladığı ortak bir dilden konuşabilmeleri gerekir.

Adlar ve sayılar
İnternet üzerindeki tüm bilgisayarların birbirlerini kolayca bulabilmeleri için, Internet Protokolü (İP) adresleri adı verilen özgün adresleri vardır. İP adresleri sayılar halindedir. Sayıları anımsamak güç olduğundan, her bilgisayara alan adı (domain name) denilen bir ad verilir. Alan adı, bilgisayarın nerede bulunduğuna dair bilgi verdiği üç kısımdan oluşur. Her kısım bir nokta ile birbirinden ayrılır. İşte bir alan adı:

tubitak.gov.tr

Ülke kodları

Birçok ülkenin kendi kodu vardır. Burada verilenler karşınıza çıkabileceklerin sadece bir bölümüdür:

au Avustralya
ca   Kanada
de Almanya
nl    Hollanda
tr    Türkiye
uk Birleşik Krallık

Bir adreste hiçbir ülke kodu bulunmuyorsa,bu genellikle o bilgisayarın Amerika Birleşik
Devletleri’nde olduğunu gösterir.Kuruluşlar Alan adlarında karşılaşacağınız kuruluşlara
ait kodların bir kısmı aşağıda verilmiştir.

ac      akademik kuruluş
com (ya da co) ticari kuruluş
edu eğitim kurumu
gov   kamu kurumu
net    Ağ’ı işletme ile ilgili bir kuruluş
org    kar amaçlı olmayan bir kuruluş

Bilgisayarın dili
Ağ üzerindeki tüm bilgisayarların birbirleriyle iletişim kurabilmesi için aynı dili kullanması gerekir. Bu dile TCP/IP (İletim Denetim Protokolü/internet Protokolü) adı verilir. TCP/IP, bir bilgisayardan diğerine veri yollandığında, verinin uygun bir yolla iletilmesini ve doğru yere varmasını sağlar.
 
Örneğin, bir bilgisayardan diğerine yollanan bir resim düşünün. Resim, yollanırken "paket" adı verilen küçük parçalara bölünür. Her paket, nereden geldiği ve nereye gittiği ile ilgili bilgiler de içerir. Paketler Ağ üzerinden seyahat ederek, tekrar bir araya getirildikleri hedef bilgisayara varırlar.

İşte Ağ’ın nasıl başladığının ve günümüzdeki dünya çapındaki ağ haline nasıl geldiğinin kısa bir tarihçesi.

1960’lar ABD Savunma Bakanlığı, nükleer bir saldırıya bile dayanabilecek bir bilgisayar ağı tasarlanması ile ilgili bir proje başlattı. Ağın bir kısmı tahrip olsa da, bilgi alternatif yollar kullanılarak hedefine taşınacaktı. Bu ağ daha sonraları ARPANET (Advanced Research Projects Agency NETwork) adını aldı.

1970’l
er Amerikan üniversite ve şirketlerindeki süperbilgisayarlar araştırma bilgilerini paylaşabilmek için birbirleriyle bağlandı. 1980’ler NSFNET (National Science Foundation NETwork) adında yeni bir ağ kuruldu.
 
Bu çizim ABD haritası üzerinde NSFNET’teki ana bağlantıları gösteriyor.
NSFNET ticari olmayan bilgi değiştokuşunun yapıldığı bir ağdı.

1990’lar Ağ, ticari şirketler ve evde bilgisayar kullanan kimseleri de içerecek şekilde, herkesin kullanımına açıldı. World Wide Web sayesinde Ağ’ın kullanımı çok kolaylaştı ve bunun sonucu olarak gelişim hızı arttı.

Ağ’ı kim denetler?
Birçok hükümet ve büyük kuruluşlarca yapılan sürekli girişimlere rağmen, Ağ’ı kimse denetlemez. Ağ her birinin bir sahibi olan, ancak tamamına kimsenin sahip olmadığı birçok bağımsız ağdan meydana gelmiştir.
 

 
Süper Teyze 241
Küçük kız merakla annesine sordu : - Anneciğim neden düğünlerde bütün gelinler beyaz giyerler ? - Çünkü düğün günü, gençkızların en mutlu günleridir kızım. Beyazlar içinde, mutlu bir hayata ba devam >>
 
 
 
Sende dün ile bugünün farklı olmadığını düşünüyorsun?
Evet, çok sıkıcı
Hayır, her zaman fark var
Bilmem ki.
 
    
 
 

Copyright (C) 2024 Kumsaati Ltd. Şti. Her Hakkı Saklıdır.