8. sınıf öğrencisi Gizem’den Orgeneral Büyükanıt’a, türban mektubu
 

Bu millet bizim gibi insanlar olduktan sonra her şeyin üstesinden gelir. Biz birbirimize bağlı, Atatürk’ün yolunda ilerleyen bir milletiz. Gerekirse savaşa da giderim. Yeter ki vatan sağ olsun" dedi.

Ankara Beytepe İlköğretim Okulu 8’nci sınıf öğrencilerinden Gizem Şimşek, türban konusuyla ilgili, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt’a bir mektup gönderdi. Mektubuna, “Çok değerli paşam" sözleriyle başlayan Gizem Şimşek, “Mektubumu yazmamdaki amaç türbandır. 21’nci yüzyılda yaşamamıza rağmen bu tip sorunlarla uğraşıyoruz. Geçen sene vatandaşlık öğretmenimiz, ‘Biz ilerlemekte olan bir ülkeyiz’ demişti. Fakat bize yalan mı söyledi? Bu kadar sorun varken türban konuşulması doğru mu?" diye sordu.

Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Din ve devlet işleri ayrıdır" sözlerini hatırlatan Şimşek, türbanın dini değil, siyasi bir simge olduğunu ifade etti. Şimşek’in, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt’a gönderdiği mektup özetle şöyle:
      
O KADAR SORUN VARKEN TÜRBAN DOĞRU MU?

"Ülkemizde yaşanan siyasi, sosyal, ekonomik haklarımızı kaybetmekte olduğumuz belirtmek isterim. Mektubumu yazmamdaki amaç türbandır. 21. yüzyılda yaşamamıza rağmen bu tip sorunlarla uğraşıyoruz.
Geçen sene vatandaşlık öğretmenimiz, ‘Biz ilerlemekte olan bir ülkeyiz’ demişti. Fakat bize yalan mı söyledi? Bu kadar sorun varken türban konuşulması doğru mu?
Saygıyla andığımız Mustafa Kemal Atatürk, ‘Din ve devlet işleri ayrıdır’ demişti. Fakat türban dini simge değil, siyasi simge olmuştur. Hem dini simge bile olsa sokakta gördüğüm insanların türbanları niye renkli? Bir insan dini için kapanmışsa dikkat çekmemeye özen gösterir. Fakat açık saçık insanlar bile daha az dikkat çekiyor.
Fosforlu türbanlar var. Bu dini bir simge değil. Bunu ya siyasi bir simge olarak takıyorlar ya da dikkat çekmek için. Peki bunlara ne demeli?
Ben laik bir Cumhuriyet istiyorum. Tarihi benden iyi bilirsiniz. Yıllar önce ABD’nin oynadığı oyunlar başa döndü. Ülkemizde iç karışıklıklar açıp bizi çökertmeye çalışıyorlar. Demek ki daha önemli sorunlarımız var bizim. Bilmediğimiz sorunlarımız varken niye türbanla uğraşıyoruz. Neden ülkemizi ilerletmekle ilgili bir şeyler düşünmüyoruz?
      
BEN BU GÜNÜN GENCİYİM

Ben bu günün genciyim ve çocuklarımın veya torunlarımın sorunlu bir Türkiye Cumhuriyeti devleti bırakmak istemiyorum. Ben nasıl laik, hür biçimde yaşıyorsam onların da bu şekilde yaşamasını istiyorum. Atatürk’ün yolunda ilerlemek ve Mustafa Kemal’in ilke ve inkılaplarının yok olmamasını istiyorum. Ve bu türban meselesini kapatıp daha önemli sorunlarımıza yönelmeyi istiyorum.
Türban konusu açıldı PKK’da mücadelemizi kimse hatırlamıyor. Herkes arasında türbanı tartışıyor. Hem erkekler kadınların saçına bakınca günah oluyorsa, o kadar günahsa bakmasınlar.
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal Atatürk’ün kemikleri sızlamasın, üzülmesin. Bu millet bizim gibi insanlar olduktan sonra her şeyin üstesinden gelir. Biz birbirimize bağlı, Atatürk’ün yolunda ilerleyen bir milletiz. Gerekirse savaşa da giderim. Yeter ki vatan sağ olsun."

Kaynak: Milliyet Gazetesi 15 Şubat 2008

 
Süper Teyze 77
Zeynep okula başladığı ilk günün akşamı eve çok mutsuz döndü. Annesi endişelenmişti : - Ne oldu kızım ? Neden bu kadar mutsuzsun ? - Neden olacak ? dedi Zeynep. Okul çok sıkıcı bir yer. Oyun o devam >>
 
 
 
Sende dün ile bugünün farklı olmadığını düşünüyorsun?
Evet, çok sıkıcı
Hayır, her zaman fark var
Bilmem ki.
 
    
 
 

Copyright (C) 2024 Kumsaati Ltd. Şti. Her Hakkı Saklıdır.