Afacan Çocuk - Beyza Alacahan
 

TİRYAKİ YOKSA
Bir köylü telaşla bir başka köylüye koştu :
-Bana bak, senin inekler sigara içer mi?
-Çıldırdın mı sen? İnek sigara içer mi hiç?
-Öyleyse ahırın yanıyor, kardeşim.
 
ALİ BULDU
Bir gün coğrafya dersinde, öğretmen Ali’yi tahtaya kaldırır. Tahtanın yanında asılı duran Dünya haritasında Amerika’nın yerini bulmasını ister.
Ali de, şıp diye, elini Amerika’nın üzerine koyar. Öğretmen bu kez bütün sınıfa döner ve:
"Söyleyin bakalım çocuklar. Amerika’yı kim buldu?" diye sorar.
Sınıf hep bir ağızdan cevaplar:
"Ali buldu öğretmenim! Ali buldu!"
 
FARK
Fen bilgisi imtihanında şöyle bir soru gelmişti:
- Güneş ışığı ile elektrik lambasının ışığı arasındaki fark nedir?
Ali hemen cevabı yazdı:
- Elektrik lambası için her ay para ödüyoruz ama güneş ışığı için bir para ödemiyoruz.

TERLEMEK İÇİN
Tıp fakültesinin son sınıfında imtihana giren talebeye mümeyyizler sordular:
- Hastayı terletmek için ne yaparsın?
- Arkasına tentürdiyot sürerim.
Başka?
- Kâfur ile yağlarım.
- Başka.
- Aspirin veya benzeri bir tablet aldırırım.
- Başka?
- Biberli pamuk tatbik ederim.
- Başka?
- Çocuk fena hâlde kızarmış, kan-ter içinde kalmıştı. Aklına başka bir şey gelmiyordu.
Birden sevinçle haykırdı:
- Getirir huzurunuzda imtihana sokarım!...
 
OH BEE
Bir gün adamın biri çölde giderken devesini kaybediyor. Adam perişan ve susuz bir biçimde ilerlerken bir galeri görüyor. Galeriye gidiyor içeride bir sürü devenin olduğunu görüyor ve galeri sahibinden kaliteli bir deve istiyor. Deveyi alıp galeriden çıkarken adamın aklına bir şey geliyor ve sahibine dönerek soruyor
-Bu deve nasıl gider, diyor.
Sahibi cevaplıyor :
-Oh bee deyince gider, diyor.
Alıcı:
-Peki nasıl duruyor, diye soruyor.
Sahibi de.
-Allahım sen beni kurtar deyince duruyor, diyor. Adam deveyi alarak galeriden çıkıyor.
-Oh bee diyerek, yola koyuluyor. Belli bir süre gittikten sonra adam ilerde bir uçurum görüyor ve deveyi nasıl durduracağını unutuyor. Deve tam uçurumun kenarına geldiğinde son anda adam :
-Allahım sen beni kurtar, diyor. Deve zınk diye duruyor. Ve arkasından adam :
-Oh bee, diyor.
 
İMTİHAN
Öğretmen, öğrencilere:
- Çocuklar, Allah hepimizin Cennete gitmesini istediği hâlde, neden bizi dünyaya göndermiş, demiş.
Çocuklardan biri, soruya karşılık vermiş:
- Öğretmenim, demiş. Şüphesiz ki siz bizim sınıf geçmemizi istiyorsunuz. O hâlde neden hepimize birer 10 vermeyip imtihan ediyorsunuz?

İKİNCİ SORU
Öğretmen, öğrencilere :
-Sizlere sorular soracağım. Birinci soruyu bilene ikinci soru sorulmayacak. Şimdi söyle bakalım Ahmet, bir hindinin kaç tane tüyü vardır?
-9567 tane tüyü vardır öğretmenim!
-Nereden öğrendin bunu?
-Öğretmenim, hani birinciyi bilene ikinci soruyu sormayacaktınız?

TABANCA SESİ
Genç yazar, ilk oyununu tiyatronun yöneticisine baştan sona okudu ve sordu:
- Nasıl buldunuz oyunumu?
- İyi, yalnız sonunda küçük bir değişiklik yapsanız iyi olur. Oyunun baş kişisi zehirle değil, tabancayla ölmeli.
- Bu önemsiz bir ayrıntı.
- Bence önemli. Tabanca sesi, uyuyan seyircileri uyandıracaktır
 
BÜYÜK BEBEKLER
Öğretmen Ali’ye sorar:
- Sizin köyde doğan büyük adam var mı?
Ali cevap verir:
-Hayır öğretmenim, bizim köyde hep bebekler doğuyor.

NE YARIŞ AMA
Bir gün bir adam Anadol marka arabasıyla yolda gidiyormuş, ama birden arabası bozulmuş. Tam o sırada yoldan çok güzel bir Ferrari geçiyormuş. Neyse adam durdurmuş arabayı, anlatmış olayı. Ferrarinin sahibi demiş ki:
- Seni şehre kadar çekerim, ama dikkat et hızlı gidebilirim; eğer hızlı gidersem beni uyarmak için selektör yap. Ben anlar yavaşlarım.
Ferrarinin sahibi sürmüş arabayı. Derken yolda kendini kaptırıp bir Porche ile yarışmaya başlamış. Tabiî arkada Anadol selektör yapmaya başlamış. Tam o sırada yukardan bir polis helikopteri olayı görmüş. Helikopterdekiler olayı merkeze bildirmişler: "Efendim bir Ferrari ile bir Porche kapışıyor; Anadol da onları geçmeye çalışıyor.
 
ŞAKA
İş hayatına yeni başlayan birisi yaptığı iş başvurusuna olumlu cevap almış. Şirket görüşmeye çağırmış. Yönetici adama sormuş:
- Peki senin şirketten beklentilerin neler?
Adam:
- Öncelikli olarak bir araba istiyor, ayrıca şu anda bulunduğum dairenin kirası biraz fazla. Onu da şirketin karşılması iyi olur. Maaş olarak da 3000 $ yeterli, demiş.
Şirket yöneticisi gayet ciddi dinlemiş ve:
- Biz sana son model bir mercedes ve Tarabya’da bir villa vereceğiz. Ayrıca bizim bu iş için planladığımız maaş 6000$’dı, demiş.
Adamın gözleri yerinden fırlamış:
- Şaka yapıyorsunuz!..
Şirket yöneticisi tavrını bozmadan:
- Ama önce siz başlattınız.

AKILLI
Eski Roma’da yargıcın biri, ölüm döşeğinde iken yardımcı hâkimi çağırıp der ki:
- Ben artık ölüyorum; yargıçlığı sana bırakıyorum.
- Ben nasıl yapabilirim efendim?
- Hiç merak etme! Eğer bir akıllı ile bir deli arasında dava olursa, akıllıyı dinler ve kararını ona göre verirsin. İki deli gelirse zaten mübaşir haberin olmadan onların işini hâlleder.
- Peki efendim. Ya iki akıllı gelirse ne yapayım?
- Olacak şey mi? Ben kırk yıllık yargıcım, daha hiç iki akıllının birden geldiğini görmedim

 
Süper Teyze 124
Yaşlı adam yalnız başına Hayvanat bahçesinde dolaşıyordu. Uzun süre flamingoların olduğu kafesin önünde durdu ve bu güzel kuşları seyretti. Bir yandan da kendi kendine konuşuyordu : - Şu güzelliğ devam >>
 
 
 
Sende dün ile bugünün farklı olmadığını düşünüyorsun?
Evet, çok sıkıcı
Hayır, her zaman fark var
Bilmem ki.
 
    
 
 

Copyright (C) 2024 Kumsaati Ltd. Şti. Her Hakkı Saklıdır.