Müjde, 5 zayıfla sınıf geçilecek
 

Değişikliğe göre, doğrudan veya yıl sonu başarı notu ile sınıfını geçemeyen öğrencilerden 9’uncu sınıfta en fazla 3, 10’uncu ve 11’inci sınıflarda ise en fazla 2 dersten başarısız olanlar, sorumlu olarak bir üst sınıfa devam edebilecek. Ancak, alt sınıflar dahil toplam 5’ten fazla sorumlu dersi bulunanlar, başarısız sayılacak. Alan değişikliğinden dolayı sorumlu olunan dersler ise bu sayıya dahil edilmeyecek.

Tembel öğrenciye prim veren bu sisteme öğretmenler isyan ediyor. Başarısız olan öğrencilerin ödüllendirildiğini düşünen eğitimciler, yönetmeliğin eğitim kalitesini daha da düşüreceği düşüncesinde.

Bakanlığın, alelacele yaptığı bir diğer değişiklik de alan seçimi ile ilgili.

Daha önce, doğrudan veya yıl sonu başarı notu ile sınıfını geçemeyen öğrencilerden alt sınıflardaki sorumlu olduğu dersler de dahil, en fazla iki dersten başarısız olanlar bir üst sınıfa devam edebiliyordu.

Liselerde alan seçimi de değişti. 10’uncu sınıf sonunda bir üst sınıfa geçen öğrenciler, yeni ders yılının ilk bir ayı yerine, ders kesiminden itibaren Ortalama Yükseltme ve Sorumluluk Sınavlarının bitimini izleyen 10 iş günü içinde not şartı aranmaksızın alanını değiştirebilecek.

Yönetmeliğe eklenen geçici maddeyle, 2007-2008 öğretim yılında 11’inci sınıfta öğrenim gören öğrenciler, alan değiştirmeyle ilgili hükümlerden yararlanabilecek.

Tembel öğrenciye prim veren bu sisteme de öğretmenler isyan ediyor. Başarısız olan öğrencinin böylesine ödüllendirilmesine ilk tepki de Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Eğitim Sekreter Yardımcısı Mine Günçiçek’ten geldi. Günçicek, "Sayın Bakan, yeni yönetmelikle eğitim sistemimizde tam bir sistem anarşisi yaratmıştır. Yeni yönetmelikle ilgili gelişmeler, Milli Eğitim Bakanlığı’nın çivisinin çıktığını adeta ispatlar niteliktedir" dedi. Alelacele alınan bu kararlar, eğitim sistemini felç edeceğini unutmamak gerek.

ÖSS’ye girecekler için 2008 çok avantajlı bir yıl
1 milyon 643 bin öğrenci bugün büyük maratonda. Bu öğrencilerin ancak 520 bini üniversite kapısını aralayacak. Bu yarım milyon adayın arasından gerçekten istediği yere girenlerin oranı ise çok az.

Ancak, bu yıl adaylar için şanslı yıl. 4 yıllık liselerin mezun vermemesi bu yıl sınava girenlerin şansını arttırıyor. Hem yeni mezunların az girmesi, hem de 110 bini aşan kontenjan artışı nedeniyle bu yıl sınava girenler çifte mutluluk yaşayacak. Neredeyse üniversite kapıları bu iki nedenle sonuna kadar açılmış olacak.

Söz sınavdan açılmışken, adaylara iki önemli sosyoloğun önerisini de aktarmak istiyorum. Geçtiğimiz günlerde Maltepe Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nde karı-koca iki sosyolog ile konuşuyordum. Prof.Dr. Belma Akşit ve Prof.Dr. Bahattin Akşit.

İkisi de yıllarını bilime vermiş, sosyoloji üzerine önemli araştırma yapmış akademisyenler. Prof.Dr. Bahattin Şen, uzun yıllar ODTÜ’de, Prof.Dr. Belma Şen ise Hacettepe Üniversitesi’nde görev yaptı. Daha sonra radikal bir karar alarak İstanbul’a yerleşip, Maltepe Üniversitesi’nde çalışmaya başladı. ÖSS anneleri ile ilgili bir araştırma için konuşurken, ilginç gözlemlerini aktardılar.

Akşit’ler adaylara meslek seçimi konusunda iyi seçim yapmaları uyarısında bulunuyor. Bilişsel ve duygusal meslekler adını verdiği alanların önümüzdeki yıllarda yeni ve geleceğin meslekleri arasında olacağını açıklıyorlar. Onlara göre bilişsel meslekler olan iletişim, bilgisayar, tasarım gibi alanların önü açık.

Duygusal meslekler olan psikoloji, sosyoloji, rehberlik bölümleri ise duygularını içe atan toplumun ihtiyaçlarına cevap verecek.

Bu meslekleri bir kenara yazmakta yarar var. Yeni açılan üniversiteler de bu alanlara önem veriyor. İyisi mi siz dikkate alın.

Karneni göster kitabını al
İş Bankası, yeni öğretim yılı sona ererken çocuklara önemli bir tatil armağanı veriyor. "Karneni Göster Kitabını Al" kampanyası düzenliyor. Bu kampanya ile notu ne olursa olsun, bankanın herhangi bir şubesine karnesini gösteren her öğrenci Lewis Carroll’un "Alice Harikalar Diyarında" adlı kitabı alacak. Türkiye’de bugüne değin yapılan en büyük kitap kampanyalarından birini olan bu kampanyadan siz de yararlanın. 1 milyon çocuk gibi, çocuğunuzun elinden tutun, en yakın şubeye gidip, kitabını alın.

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nca çocuk yayıncılığına özel bir önem verildiğini söyleyen İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, kampanya ile Türkiye’deki tüm çocukların tatil sevincine ortak olmanın yanında Türkiye’nin geleceğini ilgilendiren bu konuya dikkat çekme amacını taşıdığını söylerken çok haklı. Özince’nin ve banka çalışanlarının Türkiye’de daha çok çocuğa okuma alışkanlığı kazandırmak için yaptığı bu katkı övgüye değer doğrusu.
 
Kaynak:  Hürriyet Gazetesi

 
Süper Teyze 373
Mahallenin en yaşlılarından olan Munise teyze, yolda arkadaşı Makbule  teyze ile karşılaşmıştı : - Nerelerdesin şekerim ? Görüşmeyeli aylar oldu, diyerek sarıldı arkadaşına. - Sorma baş devam >>
 
 
 
Sende dün ile bugünün farklı olmadığını düşünüyorsun?
Evet, çok sıkıcı
Hayır, her zaman fark var
Bilmem ki.
 
    
 
 

Copyright (C) 2024 Kumsaati Ltd. Şti. Her Hakkı Saklıdır.