38 milyon yetişkinin yaşadığı Türkiye’de günlük 4.5 milyon gazete satılıyor. Ancak gazete okuyanların sayısı günlük 20 milyona ulaşıyor.
Türkiye ile gelişmiş ülkeleri karşılaştıranlar çok önemli bir detayı atlıyorlar. Örneğin İngiltere, Norveç, Almanya, Japonya’da satılan bir gazete en fazla 1.2 kişi tarafından okunuyor. Yani satılan her 100 gazeteyi, para ödemeden en fazla 20 kişi okuyor. Türkiye de ise durum şu: Satılan her 100 gazeteyi, 300 kişi de para vermeden okuyor. Buna okur katsayısı diyorlar. Örneğin Sabah ve Hürriyet’in okur katsayısı 4.7 ile en üst noktada.
Gelişmiş ülkelerde çalışan nüfusun, toplam nüfusa oranı çok yüksek. Ayrıca oralarda kişi başına düşen milli gelir 17 bin dolar ile 40 bin dolara kadar çıkıyor. Kırsal kesimde oturanların oranı yüzde 2 ile 10 arasında. Ve en önemlisi nüfusun ortalama yaşı, örneğin Avrupa’da 40. Yani gazete okuma potansiyeli yüksek bir nüfus var. Türkiye’nin yapısı ise çok farklı. Birincisi kişi başına düşen milli gelir 3 bin 300 dolar civarında. Nüfusun yüzde 40’dan fazlası kırsal kesimde yaşıyor. Ve gazete alma yaşının altında genç bir nüfusa sahip.

Bütün bu ciddi farklılıklara rağmen Türkiye’de her gün 18 ile 20 milyon arasında kişi (günlük ortalama tiraj 4 milyon 750 bin x 4 okur katsayısı) gazete okuyor.
Kaynak:HaberTurk 4 Temmuz 2004